3

DAVULUN SESİ... LONDON HAVASI...



DAVULUN SESİ... LONDON HAVASI...

Avrupa'nın her şeyi iyidir! Savına zaten karşıydım, geldim, yaşadım, gördüm fikrim hem iyice pekişti hem de haklı olduğumu kendi kendime kanıtlamış oldum...

Bizde herhangi olumsuz bi iş olduğunda pek çoğumuz deriz ya "Avrupa'da böyle olsa..." Vallahi de billahi de Avrupa da beş beterleri oluyor da kimsenin haberi yok. Burda yaşamaya başladıktan sonra anladım ki Türkiye eşi bulunmaz bir ülke.

Burda karşılaştığım hadiselerden örnekler vereyimde siz kendi yorumunuzu yapın... :)

Daha önceki bi yazımda da söylediğim gibi burda her yer park ve insan yoğunluğu çok fazla diye... Pek tabi çocuk oyun parkları da full kapasite... Buralarda yaptığım gözlemim şu ki burda anne olma yaşı çook küçük :( Aynı bankta oturduğumuzda tabi ki dayanamayıp sohbet ederken yaşlarını da arada soruyorum :) Gencecik anneler 3-4 yaşında çocukları var, kendi yaşları ise 19-22 arası... Düşünün yani ne zaman evlendiler??? Hatta evliler mi o bile meçhul!!!

Küçücük genç kız ve oğlanların ellerinde sigara ve şarap-bira şişeleri... Yolda yürüyecek takatları kalmamış bi şekilde evlerine dönenler...

Hastane muhabbeti :) Biz de gün veriliyor, bugün git yarın gel deniyor, ya da 3 ay sonra gel ameliyat yapılacak deniyor ya... Aynısı burda da oluyor :) Arkadaşıma (Buranın vatandaşı) 3 ay sonraya gün verdi hastane :( (Burun ameliyatı için)
Eğer parasını öderseniz tabiki kısa zamanda operasyon geçiriyorsunuz ancak burda da fiyatlar çoook pahalı, o yüzden pek çok İngiliz özellikle tedavi amaçlı yurt dışına gidiyorlar...

Bazı zamanlarda yol çalışması oluyor, normal bir olay dimi :) Anormal olan tarafı; çalışmanın haddinden fazla uzun zaman alması. Bir de kibar bi levha koyuyorlar :) Bu yol şu tarihe kadar kapalı yada trafiği çok yoğun olacak, kendinize başka bi rota bulun diye :) Geldiğimden beri bir sürü çalışma gördüğüm ve yıldığım için söylüyorum. "Bizde böyle birşeyle karşılaşsak işte ne olucak Türkiye! Avrupa da olsa böyle mi olur?" deriz. Geldik, gördük ki Avrupa daha betermiş, Türkiye'ye kurban olmak gerekiyormuş. Bizde gece-gündüz çalışma oluyor, işler bi an önce bitsin diye... Burda ki işçileri görseniz... tam sosyetik... sabah 8 de başlayıp öğlen 12-1 arasında molasını verip akşam 5 de paydosunu yapan hafta sonu çalışmayan insanlar... Kebap iş yani :)

Avrupa Birliğinin vazgeçilmez yasağı; "Kokoreç" :) Kendi gözlerimle gördüm burdaki Türk mahalelsinde İşkembeciyi :) Hiç sevmem ama içten içe sevindim, buların yok dediğini bizimkiler, gözlerinin içine baka baka sattıkları için :D (Peki kötüyüm) Bu yasağa da anlam veremiyorum ben. Bin çeşit şey yiyorlar bi barsak mı zararlı yani? Çeşit çeşit tenyaların cirit attığı, kendi yedikleri pork un (Domuz eti) sağlığa ne yararı ne zararı olduğu meydanda!

Tr.'ye döndüğümde, etrafımdaki kimseye hiçbir konu hakkında; "işte ne olucak... Türkiye!" demesine müsade etmeyeceğim... Bunların medeniyet dediklerini GÖRDÜK!!! Atatürk'ün medeniyet için söylediği "TEK DİŞİ KALMIŞ CANAVAR" ın niye tek dişi kaldığını anladım... Bu Avrupalılar medeniyeti kendilerine göre yontup oydukları için... Neyse canınızı sıkmayayım, benimki küçük bi hatırlatma, yaşadığımız memleketin değerini bilelim... O kadar modern, açık görüşlü, at gözlüklerinden kesinlikle uzakta bir karaktere sahip ben'i bile Türkiyede doğduğuma şükrettiren bi memleket işte... Her şeyinde bu kadar rahatı, serbesti, fazlası over-doz oluyor insanı gereksiz bi "gurbetçi" hissine kaptırıyor :))

Kısa süreli gelinip, kalınır, okul okunur vs. ama sonra evli evine köylü köyüne... Çünkü İstanbul'dan duyduğun London sesi, London'a gelince ritim değiştirir...

Daha fazla umut kırmadan, can sıkmadan susayım :) Gelmek nasip olursa kendiniz karar verirsiniz :))

Sağlıcakla kalın...


0

LONDRA HAKKINDA YARARLI BILGILER


LONDRA HAKKINDA YARARLI BILGILER

Londra hakkinda faydali olabilecegine inandigim bir kaç detayi paylasmak istedim, bakalim listeleyince neler çikacak ortaya :)

1. Ingiltere'nin artik ayyuka çikmis gerçeklerinden yüzeysel bahsettikten sonra detaylara geçeyim;

Bilindigi üzre ingiltere de trafik akisi ters :) yani karsidan karsiya geçereken önce SAGIMIZA sonra SOLUMUZA bakiyoruz :) Nasil alisirim diye sakin dert etmeyin kendinize çünkü Londra'da (diger sehirler hakkinda henüz bilgim yok) geçis yerlerinde, YERDE koca koca "Look Right" "Look Left" yaziyor :) Daha öncede demistim ya Londra çok uluslu bi SEHIR oldugu için her sey düsünülmüs.

Diger bilinen gerçek ise ingiltere de 3'lü priz kullanilmasi. Avrupa'nin (Dolayisiyla bizim) kullandigimiz 2'li fis yerine 3'lü kullaniyorlar :) Orijinal olacaklar ya :) Neyse bi bildikleri vardir elbet:) Eger buraya gelecekseniz ve yaninizda elektrikli bi alet getirecekseniz "converter"e ihtiyaciniz olacak ki bunun da arayisina Türkiye de girmenize gerek yok çünkü burda her yerde var :) Hangi markete girseniz ya da hediyelik esya satan shoplara ya da 1 poundçulara :) {Her sey 1 TL dükkanlarindan burda da var ama burda her sey 1 pound:)} bulabilirsiniz. Zira yüksek olasilikla buraya geldiginiznilk günü suydu krakerdi bisiler almak için illaki yakininizdaki bi markete gideceksiniz :) Sözün kisasi bunun için telaslanmaniza gerek yok :)

Gerçekten Londra'da "Atli Polis" var. Bu da sanirim geleneklerin devami için :) Pek tabi bu polisler merkezi yerlerde boy gösteriyor (turistik bölgelerde de diyebiliriz)

Londra'nin simgesi çift katli kirmizi otobüsler :) Bunlar da gerçekten keyifli, özellikle oxford streetten geçerken üst katta oturmak ve insanlari izlemek çok hos :) oxford st. herzaman kalabalik oldugu için otobüslerin circus'a gelmeleri 15 dakikayi buluyor hatta bazen geçiyorda normalde yol bos olsa yani bu kadar busy bi cadde olmasa 3 dakika bile sürmez streetin basindan circus'a varmak ama trafik isiklari! sayesinde 15-20 dakika oluyor özellikle hafta sonlari :s eee bu hengamede üst katta milletin, sanki bedavaymis gibi alis-veris yapmasini, kim ne giymis ne takmis takistirmis :) izlemesi filan keyifli :) Çift katli kirmizi bus lar disinda birde uzun kirmizi bus lar var... Bunlar hakkinda da bi iki detay vereyim ki ögrenmenizde fayda var :)

Bu uzun kirmizi bus lar bizim TR. de körüklü diye tabir ettiklerimizden. Bunlarda söyle bi durum var. Normalde tüm otobüslerde ticket göstermek-okutmak ZORUNLU pek tabi bunda da. Ancak bunda söyle bi durum var. Bu otobüsün 3 tane kapisi var ve yolcu indirme-bindirme aninda 3 kapida açilir, siz de istediginiz kapidan binersiniz, bindiginiz kapinin direklerinde ticket'inizi okutacaginiz makine vardir yani burda söför etkisiz eleman, söföre herhangi bisey göstermek zorunda degilsiniz. Bu otobüslerin kontrolünü "Ticket inspector" lar yapiyor :) Yani Baskin yapiliyor, aniden ve ellerinde küçük makineleri olan 6-8 kisi (çogu zaman ünüformali oluyorlar ancak sivil olduklari da oluyor) otobüsteki herkesin ticket kontrolünü yapiyor :) Eger Ticket inizi makineye okutmamissaniz ceza yiyorsunuz :) Geçen hafta arkadasim yedi :) mayis-2009 itibari ile 25 pound ödedi :) Oldu ya buraya geldiniz ve sans! geldiginizin 2. günü otobüse inspectorlar geldi, korku ve heyecana kapilmaniza lüzum yok, yasal bir uygulama, sadece ticket inizi çikarip göstereceksiniz hepsi bu :) Himm... Bu anlattiklarim ne manaya geldi :) inspector a yakalanmadiginiz sürece, körüklüleri bedava kullanabilirsiniz :) Ne yalan söyleyim bende bi kaç kere oyster'imda para kalmadigi için böyle bedava bindim :)

Simdi gelelim fazlaca bilinmeyen yönlerine :)

2. Ingiltere'nin "Homeless Gerçegi"

Geldiginizde de sahit olacaksiniz ki ne yazikki bir çok homeless var sokaklarda. Merak etmeyin zararsizlar :) Bu konu hakkinda bilmeniz gereken sey sanirim hepsinin de ingizliz vatandasi olmasi, zira baska türlü o kadar rahat barinamazlar sokaklarda. Bunu söylüyorum ki aciyipta para filan vermeyin diya çünkü ingiltere ihtiyaci olan vatandaslarina ev ve para yardiminda bulunan bir ülke (ekonomisini anlatmama gerek yok sanirim) ee bu da su demek oluyor, ingiltere bu insanlara da para yardimi yapiyor hatta ev bile vermistir belki evleri kiraya vermislerdir belki kabul bile etmemislerdir nedenleri ne olursa olsun bi insanlara devlet sahip çikmis ama bu tipler kanimca sorumluluk almaktan kaçan insanlar olduklari için ya da bilemeyiz belki de kötü bi hayatlari oldu, travmatik seyler yasadilar nedenleri her neyse ne ama kesinlikle benim verecegim 1 pounda ihtiyaçlari yok! onlara para vererek de yaptiklari seye sahip çikma derdinde hiç degilim. Yani " Acirsan, acinacak hale gelirsin" lafi tam bu homeless lara göre... Burda, her fikre ve tercihe saygi oldugu için adamin tercihi sokakta yatmaksa devlet buna bisey demiyor. Onlarda normal insanlarla iç içe dirlik içinde yasiyorlar, basta da dedigim gibi korkmaniza, ürkmenize filan gerek yok :)

3. Ingiltere tüm tercihlere saygi duyar. Insanlarin tercihi gerçekten kimseyi ilgilendirmez ve herkesin en az diger insanlar gib normal yasama ve seçimlerine saygi duyulma hakki vardir diye düsünüyorum hatta düsüncemi burda bire bir yasiyorum. Bahsetmek istedigim konu cinsel tercihler. El ele, göz göze, hatta dudak dudaga kizlar, erkekler görebilirsiniz. Bu konulara açik biri degilseniz lütfen kendi iç kontrolünüze sahip çikmayi ögrenip öyle buraya gelin :) Kimseye saldirmanizi istemem:) Sonuçlari da sizin için kötü olur zaten :( Bi dolu mahkeme, para cezasi belki bi kaçgün hapisin ardindan yallah sinir disi edilirsiniz. Ingiltere kimsenin gözünün yasina bakmaz, isine yaramayan ya da sistemini bozmaya çalisan adami hemen basindan yollar.

4. Zenci gerçegi. Genellemelerin yanlis oldugunu bile bile bunu yaziyorum, farkindayim ancak geldiginizde görüp hak vereceginizi düsündügüm için anlatiyorum. Zenci sayisi hakikaten Londra'da çok fazla fakat diger sehirlerde yasayan arkadaslarimin anlattiklarina göre sadece London'da yogunlarmis oralarda tek tük görünüyorlarmis. Akliniza sakin ha sakin irkçi oldugum düsüncesi gelmesin benim anlattiklarim sadece fikir edinmeniz için. Zenciler, genel olarak kaba saba davranan, yüksek sesle konusan, etrafindaki insanlari katiyen takmayan, çogu zaman hirçin birazda fevri insanlar. Türk'lerin yasadigi bölgelerde de bol miktarda varlar, geçmis yillarda baya kanli olaylar olmus ancak son yillarda olay sayisinda gözle görülür düsme varmis (bu bilgiyide ev sahibimizden aldim :) Adam dogma büyme burali ama Türk) Simdi bunu ögrendikte ne oldu derseniz, tavsiyem, bu arkadaslarin yogun oldugu yerlerde çok vakit geçirmeyin, özellikle de geceleri! Nedendir bilmiyorum, kimsenin karistigi ettigi yok onlara, herkesle elbetteki ayni haklara sahipler, sonuçta siyah-beyaz hepimiz insaniz ama geçmisten gelen bi kin mi, öç mü aliyorlar, kompleksleri mi var her neyse ne ama degisikler. Uzak durmak lazim! Bi de korktugunuzu kesinlikle belli etmiyeceksiniz, gözünüzü kaçirdiginiz anda bundan faydalanmak isteyebilirler :(

5. Yahudiler. Kendi hallerinde hatta kendi kurduklari dünyada bir arada yasayan hakikaten bazi konularda hayran oldugum toplumun insanlari. Hayran oldugum konular gerçekten kendi kültürlerine ve de birbirlerine sahip çikmalari. Kendilerine has giyim tarzlari (tek tip giyiniyorlar-Komple siyah içlerine beyaz ya da siyah gömlek) elbetteki küçük ve genç erkek çocuklarinin kulaklarinin iki yanindan uzattiklari bukleli saçlari, yetiskinlerin kullandiklari takke ya da büyük siyah sapka... Onlarda kendilerinice orijinaller ve kimseye zararlari yok, Sadece içten içe Londra'yi satin aliyorlar :) Çook zenginler çoook... Gelince muhakkak göreceksiniz ya :) Sasairmayin bu hahamlarin sokakta ne isi var diye... Onlar ahirette rahat yasayabilmek için bu dünyada zengin olan ve sade yasam süren yahudi insanlar...

6. Dünyaca terörist olarak ilan edilmeyen ancak bulunduklari ülkelerde terörist olan örgütlerin burda ne yazik ki YASAL subeleri var ve istedikleri ati kosturabiliyorlar. iste bu kadar demokratik olunmasini hazmedemiyorum!!! ama elimden de bir sey gelmiyor, hani sizde benim gibiyseniz azicik sinirlerinize hakim olmayi ögrenmeniz lazim. Gözünüzün önünde olan olaylara ses çikarmamak zorunda oldugunuz, her seyin basi SAYGI olan bi ülke burasi :( Hazirlikli olun yani :)

7. Biraz da güzel seylerden bahsedeyim. Mesela PARFÜM :) Sakin ha sakin Tr dan parfümle gelmeyin! Çünkü Londra'da çook ucuz... Hani nerdeyse doldurma parfüm fiyatina orijinal parfüm aliyorsunuz. Bir dip notta Kesinlikle ve kesinlike Free shop dan çok daha ucuz Londra. Londra nin Free shopu Istanbul'unkinden ucuz ya... Düsünün iste Londra nin çarsisinda satilani hepsinden ucuz :) Türkiyede 250 TL ye aldigim parfümü burda 30 pound a aliyorum baska örnege gerek var mi :)

8. Festivaller sehri Londra. Eger student visa ile gelmisseniz zaten hemen hemen tüm etkinliklerden haberdar olursunuz ki, Burda gün geçmiyor ki "Trafalgar Square" den bi konvoy geçmesin :) Vallahi saymakla bitiremem ki! Ben Londra için "Dünyada yasiyorum" diyorum, hakliyim, çünkü her milletten insan var. eee düsünün bi kere bunca insanin özel günleri, geleneksel senlikleri, bizim kurban,seker bayrami bile kutlaniyor :) Her daim bi hareket bereket var yani... Eger bu sehirde de aktivite yok diyen biri olursa ben o kisiden süphe ederim :) Non-stop bi yasam halinde buralar :)

9. Sehirler ve Ülkeler arasi ulasim. Bu konuda da sıkını yok tabiki. Uçak, tren, otobüs her türlü istediginiz yere gidebilirsiniz. International stationlar var. Burdan Trene atliyorsunuz (pek tabi ki hizli tren bizim ki gibi kara tren degil) 2 saat sonra Fransa'dasiniz.

Uçak, eger önceden bilet almissaniz çok çok ucuz. Özellikle "easy jet" diye bi firma var ki pek sayginligi olmasa da hep full kapasiteler çünkü çok ucuzlar, uçagin otobüsü diyebiliriz :)

Tren, uçaktan sonra yada uçagin gitmedigi yerler için düsünülecek en hizli ve modern araçlardan biri. Gideceginiz yere otobüsten daha önce variyorsunuz, yolculugunuz boyunca wire-less den yararlanabiliyorsunuz ancak otobüsten daha PAHALI

Otobüs de diger araçlar gibi, bilet erken alininca baya karli üstelikte en ucuz ulasim araci:) sadece trenle 1 saatte gideceginiz yere 2-2,5 saatte gidiyorsunuz. 2 kati zaman harciyorsunuz ama trenin yari parasini ödüyorsunuz ve emin olun otobüslerde komforlu :)

10. Ingiltere'nin genel gerçek hava kosullari :) Pek tabi yil boyunca yagmurlu :) Semsiye önemli bi aksesuar hatta süslükten çikip islevsel olarak da baya baya kullaniliyor :) bir gün içinde bi kaç mevsim yasadiginizda oluyor... Genel olarak bana göre Izmir'in biraz daha serti hepsi bu kadar. Yani gelirken kazak,ceket doldurmaniza gerek yok:)

11. Alis-veris. Her anlamda uygun diyebilirm. Tamam Londra burası! Adı bile pahaliymis gibi gelse de bence degil. Özellikle de eger burda çalisiyorsaniz, hazirdan para yemiyorsaniz hiç pahali gelmiyor :) {umarim geldiginiz ay hemncik bi part-time ise girersiniz böylece ne demek istedigimi anlarsınız}.
Oxford St. te "Primark" denen bir magaza var 2 katli, aman Allahim! içine girince, o kalabaligi görünce diyorsunuz ki sanirim bedava kıyafet dagitiliyor :) kasalarin önünde kuyruk var! düsünün! ve yanlis saymadiysam magazada 60 kadar kasa var:) ve hepsi full:) neden burasi bu kadar popüler? Çünkü çok iyi kopya kiyafetleri var :) hatta bazilari tipkisinin aynisi ve fiyatlar feci halde ucuz :) A'dan Z'ye de her seyi bulabilirsiniz fiyatlarida 1-15 pound arasinda :) Eee diger büyük markalara da şu yüzden uygun dedim. Mesela Tr. da sezonda iyi bi elbiseye en az 50 60 TL veriyoruz hatta ne elbisesi gömlege, bluza veriyoruz bu parayi, burda da 15-20 pound. Degisen bisey yok ki :) Çantanizi hazilarken çok abartiya kaçmayin, kıtlığa değil dünyanin önemli merkezlerinden birine geliyorsunuz ve öyle düsündügünüz gibi uçari pahalilik yok :)

12. Student visa ile part-time ise girme. Eger 6 aydan fazla ögrenci olacaksaniz part-time çalisma hakkiniz var, daha azi için çalisma hakkiniz yok kesenizden yiyceksiniz, bunu hesap edip gelin derim. Yok ben gidince is bulurum orda ne is olsa yaparim demeyin. Isinizi saglam kaziga baglayin. Gidince hallederim laflari London'a sökmez :( Ne kadar uzun visaniz varsa is bulma sansiniz o kadar fazla hele birde kendinizi idare edebilecek gibi ingilizcede biliyorsaniz isiniz daha da kolaylasir. Is bulma konusunda sansinda çok büyük etkisi var ama. Geldim basvurdum 3 aydir bisey yok da diyebilirsiniz. Bu tamamen basvurdugunuz ise sizden daha tecrübeli ya da daha iyi skillere sahip olan birinin basvurup basvurmamasiyla alakali, 2. bi alternatifiniz Türk'lerin yaninda çalismak olabilir, Restoran, kebapçi, market vs. ancak ben kesinlikle tavsiye etmem. Çünkü Türkler hem çoook çalistirip az para veriyorlar hem de sizin Türkçe gün geçtikçe gelisiyor da bi bakmissiniz Ingilizceniz oldugu yerde sayiyor :(

Ingiliz islerine basvurmak için kendinize güzel, kisa ve öz pek tabi INGILIZCE bir cv hazirlayip elden dagitabilirsiniz bir de burda bir çok is bulma ajanslari var ki çogu firma buralarla çalisiyor (Burda her seye profesyonel yaklasiliyor isterseniz tuvalet temizleyin farketmez) Umarim en kisa zamanda is bulabilrisiniz :) sansinizin yagver gitmesini dilerim :)

13. Londra'da lüks sayilabilecek seyler :) Esasen lüks demek yanlis olurda, pahali sayilabilecek seyler diyelim :) UK de el emegi ile yapilan her sey ama her sey EKSTRA PAHALI. En basit örnegi KUAFÖR. Saç kesimleri 30-50 pound arasi :) Saç yaptirmayi hiç denemedim bile :) eger sadece saçinizin ucundan aldiracaksaniz ama sadece alt kisimlardan 15-20 pound, sekilli kestirmek zaten 50 poundu buluyor ne bileyim her seyin bi fiyati var, saç yikamak da bi dünya para mesela :) yok ben istemiyorum diyorsun, mecburuz iyi sonuç için yikamamiz lazim diyorlar :) Herkes yolunu bulmus yani :)

14. Birazda gezip görelim :) Schengen Vizesi :) Madem buralara kadar çikip geldiniz, gelmisken niye bi kaç ülke daha gezemeysiniz :) dimi ama :)

UK Vizeniniz bitimine 3 ay kalaya kadar Schengen'e basvurabiliyorsunuz, bunun içinde gitmek istediginiz ülkenin konsolosluguna müracaat ediyorsunuz, uçak,tren vb. bilet rezervasyonunuzu, kalacaginiz yerden aldiginiz rezervasyon belgesi ya da akrabaniza gidecekseniz onlarin yolladigi mektup ancak akrabaniz fax i konsolosluga yollayacak, pasaportunuz ve basvuru ücretini de yatirinca islem tamam çok uzatmadan veriliyor zaten. Sonuç bazen bi kaç gün içinde bazende bi hafta içinde.

Ayrica belirteyim ki Birlesik Kralliga bagli olan ülkelere VİZESİZ gidebiliyorsunuz.

15. Tiyatro-Sovlar-Gösteriler. Kültürel faaliyetin bitip tükenmedigi bir sehir Londra ve inanilmazda ilgi var. Ben ömrü hayatimda böyle kalabalik tiyatro seyircisi görmedim! EEE dünyaca ünlü müzikallerden bahsetmeme gerek bile yok sanirim, kaçinci defadir ayni müzikal oynuyor, hala kalabalik, hala ayni yogun ilgi ve insanlarda çok bakimli alimli. Önce kendilerine sonra da sanata olan saygilarindan sanirim gerçek beyefendiler ve hanimefendiler görebilirsiniz :)

16. Londra nin en popüler ulasim aracini es geçmisim :) BISIKLETLER :) Bisiklet tam anlamiyla bir ARAÇ. Kurallara uyan, kirmizi isikta araçlarla beraber duran, yesil isikta geçen, çogu yerde kendi line i olan çok popüler tasima araci. Minicik etegi de olan bisikletin basinda, Kravatli takim elbiesli adamalarda :) Alismasi zor degil, tek dikkatimi çeken bizim memlekette en fazla 500 TL ye alacagimiz Bike, burda 1500-2000 pound. Bisiklet ithal edebilirsiniz buraya :) çok zengin olursunuz :)

17. Londra'nin göz bebekleri, vazgeçilmezleri PARKLAR. Kocaman kocaman, yem yesil, çogunda yapay göl yada derenin bulundugu, insanlarin dogal yasam alanlari :) Evet insanlarin dedim çünkü bizim millette bu kültür henüz yerlesmedi ama burda Herkes, her kesimden insan, kahvesini içmeye, kitabini okumaya, müzigini dinlemeye, sporunu yapmaya, güneslenmeye yada arkadaslariya çimlerde uzanip sohbet etmeye parklara geliyorlar ve günesi son damlasina kadar kullanip evlerine dönüyorlar. Bu öylesine keyifli ve yasanilasi bir seyki. Ayni kültürün ülkemizde de oturmasini diliyorum. Benim için burayi vazgeçilmez yapan önemli unsurlardan biri :)

18. Yasal kayit islemleri... 6 Aydan fazla ögrenci olacaksaniz ülkeye girdiginiz ilk 7 gün içinde polis kaydi yaptirmak ZORUNDASINIZ. Ayrica kaldiginiz yere en yakin yerdeki bir GP ye yani genel poliklinige binevi saglik ocagi diyebiliriz, kayit olmanizi tavsiye ederim hem yasal olarak dogru olan bu hem de oldu ya basiniza Allah korusun ki bi kaza bela geldiginde doktora derdinizi anlatacak durumda olamayabilirsniz eger GP de kaydiniz varsa doktor sadece adinizi girerek hakkinizdaki tüm bilgilere ulasabilir. Sagliginiz için çok önemli bunu sakin sakin IHMAL ETMEYIN! Polis kaydini biraz daha açmak istedim. Ilk 7 gün içindeki kayitta para ödeyeceksiniz ancak diger kayitlar için para ödemeyeceksiniz. Diger kayittan kastim da su; UK de eger adres degistirdiyseniz adres degistirdikten sonraki ilk 7 gün tasindiginiz yere en yakin her hangi bir polis merkezine gidip ben bu mahalleye tasindim diye kayit yaptirmak ZORUNDASINIZ.

19. Ingiltere de egitim konusuna uzunca deginecegim için burda yer vermedim. Sanirim simdilik bu kadar. Aklima geldikçe bu maddeleri devam ettiririm...

Saglicakla kalin...

Herhangi bi konu hakkinda bisşy sormak istersenizde e-mail atabilirsiniz belki bi faydam dokunabilir :)

0

LONDRA'DA GÜNLÜK YASAM


LONDRA'DA GÜNLÜK YASAM

Londra'nin tasikardili nabzini tutmadan önce bi önceki yazimda es geçtigim bi konu dikkatimi çekti.

Londra'da görülmesi gereken yerlerden biri olan "Madame Tussaud" Bal mumu müzesi.

Avrupa yakasini izleyenleriniz bilir Burhan çok sik telafuz eder Tokatta beni "madam tuso" büyüttü diye... :) Sonra duydum mumya müzesi açmis diyoo ya :) isteo madam bu madam :) o müzede bu müze :)

Ünlü ve önemli kisilerin bal mumundan heykellerinin oldugu, girisi ücretli bir müze. Bileti kapidan almak yerine online alirsaniz yüzde 10 indirimden yararlanirsiniz. Kesinlikle müzeye erken saatte gidin! sabah 8-9 gibi, çünkü yaz-kis turist memleketi oldugu için Londra, müze önünde bayaa bi kuyruk oluyor. Hele ki ilkbahar ve yaz aylarinda :( Eger uzun süreli geliyorsaniz Londra'ya, kisin ziyaret edin madami derim :) en azindan insan yogunlugu az oluyor :)

Buraninda bana göre en heycan verici tarafi Atatürk'le Fotograf çekinme sansiniz olmasi :) Yillarca okudugumuz, hayrani oldugumuz büyük liderimizin tipkisinin aynisiyla hem de photo-shopsuz fotograf çekinme sansi herkese nasip olmaz!

Gezi turumuza nokta koyduktan sonra Londra'nin günlük yasamina deginebiliriz :)

Londra, 24 saat yasayan bir sehir. Rahatça gece disari çikabilirsiniz, etraf polis dolu:) güvenli yani, ee 24 saat otobüsler çalisiyor hem de en uzak noktalara kadar, yolda da kalma riskiniz yok :) Otobüsü 24 saat olan ülkede elbetteki taksilerde mesaide :) üstelik fiyatlari da çok uygun.

Siyah takislere "Cab" deniliyor. Klasik Ingiliz arabalari :) Geleneklerini yasatiyorlar hala ve her biseyleri orijinal :) trafikleri, elektrik prizleri, çift katli otobüsleri, atli askerleri vb. ile kendine özgülüklerinden ödün vermeyen bir ülke Ingiltere!

Cab'lerin disinda bir seçeneginizde özel taksiler. Bunlar normal arabalar, sadece ön ve arka camlarinda "Private Hire" yazan mavi bir etiket tasiyorlar. Aslinda bu araçlar sadece telefonla aranip çagirilinca çalisabiliyorlar, yasal olani bu yani :) Ancak firsat buldukça bu yasagi delip el kaldiran müsterilerede duruduklari oluyor, özelliklede gece yarisindan sonra :)

Londra Cuma ve Cumartesi geceleri inanilmaz derecede hareketlidir çünkü burdaki insanlarda "Pub" kültürü oldugundan ve aliskanliklariyla yasayan insanlar olduklarindan is çikisi 7-8 gibi Publara, gece yarisina dogruda clublara akarlar... Çogunlukla da gece, sabaha karsi 3-4 gibi sonlanir tabiki daha geç olanlari da var. Benim anlattigim ortalama saat :) Sabahin 4 ünde caddeler full insan dolu olur üstelik sik ve bakimli insanlarla pek tabi de SARHOS :) Malum Sarap kültüründen geldiklerinden, su yerine sarap tüketen insanlar olduklarindan eee aksam üstü içmeye baslayanlarin sabaha karsi hali ne olur varin siz tahmin edin :)

Bunca alkollü insanin oldugu yerde kavga hirgür kaza bela olmaz mi? Tabi ki olur ancak! Burda kavgaya karismak öyle göze alinacak bir konu degil. Londra kamera agi bakimindan dünyanin en gelismis sistemlerinden birine sahip. Sokagin basinda birine tokat atsaniz köse basina gelmeden polis ensenizde biter! Kesinlikle abartmiyorum, Her yer kamera oldugundan polisler elleriyle koymus gibi bulup çikariyorlar kaçani göçeni. Burda insan hayatina çok önem verilir, en ufak bir vak'a da dahi ekiple polis ve ambulans gelir, eger olmaz bir dar sokakta basiniza bi kaza gelse onda bile endise etmenize lüzüm yok! Bizim ülkedeki gibi transit minibüslü ambulanslar oldugu gibi normal arabali ve motorsikletli ambulanslarda var, ayni paralelde polislerde. Atli, Yaya, Bisikletli, Motorsikletli, Arabali vs. Her çesit polis var. Bu kadar çok milletin bir arada yasamasini saglamanin elbette bir bedeli var ve Londara da bu hakkiyla yapiliyor.

...

2

KISA LONDRA TURU


LONDRA'DA GÖRÜLMESI GEREKEN YERLER

Londra'ya gelme nedeniniz ne olursa olsun hepimizin ortak noktalarindan biride gezilecek görülecek yerleri ziyaret etmektir.

Londra bu konuda gerçekten çok zahmetsiz bir sehir. Sabah 8 de evden çiksaniz nerdeyse görmeniz gereken yerlerin çogunu görüp öyle eve dönersiniz.

Örnegin gezintimize Hyde Parkla basladik diyelim, parkta bi iki tur atip kocaaaman kazlara ekmek verdikten ve yapay göl kenarlarindaki banklarin birine oturup günesin tadini çikardiktan sonra Oxford streete geçebilirsiniz, Zira Hyde parkin bittigi yerde oxford street basliyor :) Oxford street; sagli sollu büyük ve görkemli magazalarin bulundugu ünlü alis veris caddesi. Bayaa uzundur! Oxford circus dan sonrasi new oxford street diye geçer buraninda bi farki yoktur :) Oxford circusa geldikten sonra sagdaki genis caddeye dönersek Ünlü Piccadilly Circus a dogru emin adimlarla ilerliyoruz demek olur :)

Piccadilly circus da bir çok filimde gördügümüz bir meydan, isikli reklam panolarinin oldugu her daim cap canli piril piril bir yer :) Buralarda da elbetteki magazalar devam ediyor, circus'a açilan hangi caddeye girerseniz girin muhakkak pahali ve lüks markalarla karsilasirsiniz.

Piccadilly Circus'daki atli heykelin yanindan saga dönüp yolumuzu takip ettigimizde dogruca Trafalgar Square geliriz :) burasi da yasal gösterilerin yapildigi, konserlerin verildigi ve özel günlerde (yilbasinda, karnavallarda, festivallerde vb.) insanlarin toplandigi bir meydan. Çok büyük bir alani yok bence ama Londra'nin kalbinin attigi önemli noktalardan biri.

Meydanin hemen arkasinda National Gallery bulunmakta... Binlerce degerli eserin sergilendigi, girisi ÜCRETSIZ bir galeri. Dünyaca ünlü ressamlarin gerçek resimlerini görmek gerçekten heyecan verici, daha önce kitaplarda ya da belgesellerde duydugum gördügüm eserlerin pek çogunu burda görme imkanim oldu gerçekten benim için güzel bir tecrübeydi :) Geldiginizde bi görün derim :) Zaten yolunuzun üstü :)

Trafalgar Square da ki heykelin önünde uzanan yol ise, Hükümetle alakali her bi binanin bulundugu "Whitehall" dur. Buranin bana göre en görülesi yeri atli askerlerin bulundugu birim. Nöbet degisim seramonilerini izleyebiliyorsunuz ayrica askerin yanina geçip fotograf da çekinebiliyorsunuz :) Askerin konusmaya hakki olmadigindan bisey diyemiyor :) sadece silahini degistiriken hareket ediyor :) onun disinda put gibiler!

Atli askerleri de gördükten sonra yolumuza devam edersek az ilerde yolun sonunda ünlü Big Ben i ve Parlement House u görüyoruz. Buraya gelmeden önce bi noktayi es geçmeyeyim.Dedim ya bu cadde boyunca tüm devlet binalari bulunuyor. Bunlarin içinde elbetteki Bakanliklar binasi da var ve neden bilmiyorum buraya gelen turistlerin çok ilgisini çekiyor saatelerce önünde bekliyorlar halbuki hiç bi cazibesi yok, tahminime göre bi bakan çikarda görürüz ümidi tasiyorlar! Ama bakan degil Basbakan görseniz ne olur ki! Bu ülkede en fazla kraliçe görürsem heycanlanirim sanirim yoksa digerlerinden zaten bizde de var :)

Neyse konuyu dagitmayayim :) Yolun sonundaki Big Ben önünde de fotograflarimizi çekindikten sonra soldan yolumuza devam ediyoruz, aaa, bi de bakiyoruz daha 2 dakika yürümemisiz ki bi köprünün üstünde duruyoruz, altimizdan bulanik rengiyle ünlü Thames nehri ve karsimizda yine çok meshur "London Eye"

London Eye; Koskocaman bir dönme dolap. Bana göre çok da binilesi bisey degil, çünkü Londra'nin öyle kayda deger bi manzarasi yok, bence paranizi bosa harcamis olursunuz derim ama tabi siz bilirsiniz, karar sizin, eger binerseniz indikten sonra hakli oldugumu göreceksiniz :)

Sanirim bu kadar gezme bir gün için yeter :)

Ben size basta demistim, Sagolsunlar görülesi heryeri birbirine yakin yapmislar hiç tabanlariniz sismeden, geldiginize geleceginize pisman olmadan sehir turunuzu tamamliyabiliyorsunuz :)

Bu anlattigim yerleri yok ben yürüyerek gezmem bi gezdiren yokmu arabayla filan diyorsanizda hiç merak etmeyin sehir turu yapan çift katli, üst katinin üstü açik, kirmizi gezi otobüsleri var :) Pek tabi ücretini ödedikten sonra ayni anlattigim yerleri otobüs tepesinden de görebilirsniz. Fotograf çekilmesi gereken yerlerde söför yavasliyor merak etmeyin :) Ayrica olur a yagmur yagarsa, tur opratöründen seffaf yagmurlugunuzu temin edebilirsiniz :)

Bunca yeri bi günde gezdikten sonra bir gününüzü tabiki British Museum a, bir gününüzü dünyanin en büyük kütüphanesi olan "British Library" e, bir gününüzü de "Madame Tussaud" Bal mumu müzesine ayirdiktan sonra Londra maceramizi bitirmis oluyoruz :)

Uzaktan bakinca çok büyülü gibi görünsede içine girince o kadar da espirisi yokmus dimi :)

Arada elbette atladigim yerler olmustur, geldiginizde o bosluklari da siz doldurursunuz :)

Simdi geldi aklima :) mesela Piccadilly circus un neonlu isiklarinin arkasinda kalan çin mahallesi ve soho street gerçegi :)

Çin mahallesi tahmin ettiginiz üzre çin mali esyalarin satildigi ve lokantalarin oldugu kendilerine özgü bi mahalle ama Soho yu anlatmam lazim :) Burasi gerçekten özel bi yer :) Içinizde olan olmayan tüm çilginliklarinizi burda desifre edebilirsiniz.

Soho, ayıpçı gece clublarinin ve shoplarin oldugu, es cinsellerin barlarinin bulundugu siradisi bir yer. Tabiki burda göreceginiz tiplerde biraz sinirlari zorlayan cinsten... Dudak dudaga bir çift erkek görebilir, saygi duyup yolunuza devam edersiniz :) Burasi da böyle bi memleket... Herkese açik...

Saglicakla kalin...

0

LONDRA'DAN KARELER :)


3

2009 YAZINI LONDRA'DA GEÇIRMEK ISTEYENLERE ÖNERILERIM


2009 YAZINI LONDRA'DA GEÇIRMEK ISTEYENLERE ÖNERILERIM

Merhaba arkadaslar, Londra'da yasayan (halen yasiyorum) biri olarak tecrübelerimi paylasmak istedim umarim birilerine faydali olabilirim :)

Londra serüvenimden kisaca bahsetmem gerekirse; 6 ayligina dil egitimi için gelmistim tabi ki student vize ile ve 8 aylik vizem vardi pek tabiki bu süre dil'imi gelistirmemde yeterli olmadi! Ben de vize bitimime 2 gün kala yeniden vize basvurusunda bulundum ve hala vize sonucumu bekliyorum:) Tabiki bu zaman zarfi içerisinde 6 ay ve üzeri kursa yazildigim için çalisma hakkim da vardi part time islerde çalistim hala da çalisiyorum :) geçen zaman zarfinda yaptigim yanlislar ya da aldigim dogru kararlar oldu, bunlarin sonuçlarini da yasayarak gördüm:) Bu bilgilerimi paylasiyorum ki, birazdan verecegim önerilerimi ordan burdan copy-paste yapmadigima, gerçekten yasadiklarimdn yola çiktigima inanabilesiniz diye :)

Simdi kisaca basliklayayim bakalim neler çikacak karsimiza :)
*Londra'da dil okulu seçimi
*Kalacak yer seçimi

:) düsündüm baska bi baslik gelmedi aklima :) demek bunlarin içerigi fazla :) çünkü aklimda bi dolu sey var paylasmak istedigim :)

LONDRA'DA DIL OKULU SEÇIMI

Bu konu hepimizin dikkat etmesi gereken önemli bi baslik. Kendi yasadiklarimdan ve pek tabi burdaki arkadaslarimin yasadiklarindan gözlemledigim ortak paydalar sunlar:

*Eger araci bir acenta ile geliyorsaniz muhakkak acentaniza tavsiye ettigi okuldaki Türk ögrenci yüzdesini SORUN. Bu hakikaten çok mühim. Bu mevzuyu atlayipta taa Londra'lara kadar gelirseniz paraniza da vaktinize de yazik edersiniz. Buraya geleceginize evinize yakin iyi bir dil kursuna yazilin daha iyi! Simdi diyeceksiniz ki bu kiz neden bunu diyor? Su yüzden diyorum: buraya gelince HAYAL KIRIKLIGINA ugramayin diye, çünkü okula bir geliyorsunuz ki aman ALLAHIM!!! her taraf Türk! EEE? Derste ingilizce isliyosunuz dersi ama aralarda disarda orda burda hep Türkçe konusuyorsunuz, Türk arkadaslar ediniyorsunuz! Ben konusmam Türklerle prensibim var der atlatirim seklinde hele hiç düsünmeyin zira okuldaki etnik köken gruplasmasini görünce ister istemez sizde Türk grubuna dahil oluyorsunuz, Nedendir bilmem çogu insan buraya ingilizce ögrenmeye gelir ama derdini dili döndügünce anlatmaya çabalamak yerine (ingilizce olarak) gider kendi dilini konusan bir arkadas bulup onunla takilir! Arkadaslar biz zaten Türkçe konusabiliyoruz :) bunun pratigini yapmaya taaa memleketimizden kalkip buralara gelmenize hiç gerek yok!

Gelelim acenta konusuna. Sunu bir kere ASLA unutmayin! Acentalar komisyon üzerinden çalisir ve pek tabi en çok komisyonu veren okula ögrenci yönlendirirler. EE burdan su çikarimi yaptiniz sanirim :) Türkiye'de ki 'X' acentasina giden her Türk ögrencinin Londra'daki 'Y' okuluna gönderildigini!
Bu konu kesinlikle ve kesinlike önem sirasinda en birinci!!!

*Okul seçimi hakkinda diger bi konu okulun ücreti! Simdi burda da suna takiliniyor! Pahali okul iyi okuldur, ucuz okul kötü okuldur!!!

Bu teze siddetle karsi çikiyorum!

Dil ögrenmek her iste oldugu gibi kisinin kendisiyle ilgilidir! Bu, egitimide de en önemli unsurudur; 'ÖGRENCI'. Siz iyi ve ögrenmeye hevesli bi ögrenciyseniz emin olun ki yilligi 1500-2000 pound luk bi okulda da yilligi 4000-5000 pound arasi olan bi okulda da ayni verimi alirsiniz.

*Okul seçiminde para-acenta-okul seçimi üçgeni! Bu konuda size tavsiyem okullar hakkinda detayli bilgileri acentanizdan aldiktan sonra evinize gidip internetin basina geçmeniz ve okullarin web sayfalrindan okul hakkinda bilgilere kendiniz ulasmanizdir, sonrada akliniza yatan okullara e-mail yollayin, okulunuzun ücreti nedir, ne kadar Türk ögrenciniz var, okulunuzun imkanlari nelerdir (bilgisayar odasi var mi, kantini var mi, kütüphanesi var mi vb). Kendi bilginizi kendiniz toplayip kendiniz basvuruda bulunun derim! acenta ile okulun yoladigi fiyatlarda bazen farkliliklar olabiliyor. Yok ben cesaret edemem yanlis yaparim endisesi tasiyorsaniz acentanizla okulun size verdigi fiyat arasinda fark oldugu konusunu muhakkak konusun, eger fiyatta fark yoksa acentanizla okulun fiyati hakkinda pazarlik yapin :) azicik komisyonlarindan düsüversinler :)

*Okulunuzun kalacaginiz yere uzakligi, bu da gerçekten önemli, geldiginizde göreceksiniz ki gerçekten sistemleri oturmus ve saat gibi isleyen bi ülke burasi ancak 24 saat bir fiilde cap canli, simdi okulla ev arasinda giderken harcadiginiz zamani baska bi aktivitede harcayabilirsiniz. Ne bileyim, daha çok gezmeye vakit ayirabilirsiniz ya da iste çalisir para kazanirsiniz.Okulunuz merkezde ama kalacak yeriniz zone 3 deyse bence sorun var demektir. Çünkü siz buraya kisa süreligne yaz'inizi degerlendirmeye geliyorsunuzu bunun her gün 2 saatini niye yola ayirasiniz ki? Kalacak yer hususunu da iyi ayarlamak gerek!

LONDRA'DA KALACAK YER SEÇIMI

*Londra,bir çok milletten dinden, dilden, renkten,irktan ögrenciye ev sahipligi yapmaktadir yani ögrenciye alisiktir :) bizim ülke de Eskisehir için ögrenci memleketi denir ya! UK nin de ögrenci memleketi Londra :)

Simdi durum böyle iç açici olunca tabi ki kalacak yer seçeneginiz de bol oluyor :) Kalacak yer için: *Hosteller (ögrenci yurtlari)
*Aile yani konaklama
*Oda kiralama
*2-3 Yildizli Hoteller
*Oteller
Gibi bir çok seçeneginiz var:) Pek tabi kisa süreli geldiginizden dolayi ev kiralama seçenegini saymadim çünkü ev kiralamak için en az 6 aylik sözlesme imzalamaniz gerekir, 1 aylik depozito 1 aylik da pesin kira vererek eve girersiniz 6 aydan önce evden ayrilirsaniz da depozitonuz yanar :) yani bu size uzak bi konu :)

Simdi gelelim benim favori konaklamama :) Türkiye'den gelenler için her ne kadar "Aile yani konaklama" cazip görünsede simdiye kadar tanistigim hiç bir yerli-yabanci arkadasim 1 ayini doldurmadi :) oda bulan, hostel bulan 2. 3. haftasinda aile yanindan ayrildi :)

Neden derseniz?

Sakin pesimist olark algilamayin yazacaklarimi ama takdir edersiniz ki her toplumun sahsina-minhasir bir kültürü var :) nasil ki biz Türkler misafirper, sicak kanli ensesine vur ekmegini al cinsinden insanlarsak :) bu Ingilizler tam tersi :) olabildigine soguk, paylasimdan uzak, güvensiz ve yalniz insanlar! (bu kategorilendirmeyi kesinlike tüm ingilizleri sokamamçünkü çok tatli ve içten olanlarini da biliyorum, benim bahsettiklerim evlerini ögrencilere açan yasli, yalniz yasayan teyzeler, amcalar vb.)

Aile yani konaklamada saniliyor ki sabah aksam beraber yer içeriz sohbet etmeye dil gelistirmeye vakit bulmusoluruz :)

Üzgünüm ama yok öyle bisey. dedigim gibi cool insanlar olduklarindan ne sizi rahatsiz etmek isterler ne de kendilerini rahatsiz ettirirler :) eee hesapli olur mutfagi kullanicaz diyorsaniz orda da bi yorumum olacak :) bi kere güvenip te onlarin yaptiklarini yiyemezsiniz sanirim! ee kendiniz market alisverisi yapip yemek yapayim deseniz! karakterinize göre, belki çekinirsiniz,ya da ev sahibi sicak bakmaz bu konuya ya da ne bileyim kurallar getirir mesela nazi kampi gibi:) mutfaga 8 den sonra girilmez bulasigini hemen yika, eve geç gelme, arkadas davet etme vb. :) Bu aile yani tamamen sizin sansiniza kalmis bi durum. Sizin temin ederim ki aile yani yani gelipte halaa aile yaninda kalan bir Allahin kulunu duymadim :) eee bununda illaki nedenleri vardir :)

Siz yine de aile yani düsünmekte israr ediyorsaniz hemen trink! diye tüm aylik paranizi vermeyin. Örnegin 8 haftaligina buraya geldiniz, 8 haftanin tamamini ödemeyin! 3 haftalik verin eger anlasabilirseniz ne alaa... yok anlasamazsaniz baska bir eve, odaya ya da hostele geçebilirsiniz :)

Güya lafa benim favorimle baslayacaktim aile yani dedim laf uzadi:) kisa dönem gelenler için benim favorim kesinlikle Hosteller çünkü buralar hem fiyat olarak uygun hem baska milletten bir sürü insan var ve mecburen anlasabilmek için ingilizce konusmaniz gerekecek üstelik de ortak mutfaginizda kendi yemeginizi yapip gönül rahatligi ile yiyebilirsiniz, aaa yok üsenirim derseniz hostellerin sabah-aksam yemek dahil olanina yazilirsiniz hostelde yer içersiniz yok onuda begenmezseniz disarda gidebileceginiz bi dünya fast-food yerleri yada restoranlar var... yok olmadi caniniz lahmacun kebab çekersede atlarsiniz oxford streetten 73 numarali otobüse haydiii gelirsiniz "Stoke Newington" a ki burasi Türk mahallesi diye biliniyor :) sagli sollu dizilmis kebapçilardan birine girer acili antep lahmacununuzla salgaminizi içer evinize-yurdunuza dönersiniz :)

Burasi Londra, burda hayat 24 saat, seçenek ise sinirsizdir! 12 ay bir fiil a'dan Z'ye tüm meyve-sebzelerin bulundugu yasanilasi bir yer iste :)

*Oda kiralama ise ancak buraya geldikten ve arkadas edindikten sonra ulasabileceginiz bir seçenek. Baktiniz ki kaldiginiz yerde sikinti var bunu pek tabi içinize atmak yerine etrafiniza yayin :) muhakkak bir insan evladi el uzatacak derdinize derman olucaktir. AAa 5-6 hafta mi kalacaksin benimde odamda 2. yatagim uygun istersen bana katil hemde kirayi paylasiriz diyen birileri kesin çikar. Çünkü burda uzun süreli kalan ögrencilerin çogu oda yada ev kiraliyor :) eee kisa süreli gelen ögrencilerle odalarini ya da evlerini paylasmak onlarin maddi giderini biraz olsun hafifletiyor... aslinda sizden çok kendilerine iyilik yapiyorlar :) ama sonuçta iki taraf da memnun oluyor :) Burda da pek tabi yabanci arkadas tercih edinki dil'iniz gelissin. Size küçük bi uyari! Eger SARIMSAK kokusuna tahammül edemiyorsaniz Hindistan, Pakistan, Banglades taraflarindan kimseyle eve filan çikmayin!!! :)

*Hotel ve Otel seçenekleri elbetteki her sehirde oldugu gibi Londra'da da var, haddinden fazla üstelik :) bu seçenek 1-2 hafta gelmeyi düsünenler için uygun olabilir Yararlanabileceginiz web siteleri, muhakkak bilmeniz gereken diger ayrintilari da sonraki yazimda yazayim, zaten bunu okurken bile içiniz bayilmistir :)

Saglicakla kalin :)

0

OYSTER

Posted by Adige P$a$e on 18:51 in , , , ,

LONDRA'DA ULASIM

OYSTER

Oyster, toplu tasima araçlarini daha ucuza kullanmamizi saglayan bir kart. Ister 1-2 haftaligina gelmis olun isterseniz daha fazlasi için, muhakkak geldiginiz gün yada takip eden bir kaç gün içerisinde "OYSTER" inizi edinin, zira her gün bilet almaktan çok daha hesapli oldugunu göreceksiniz :)

Eger 3 aydan fazla ögrenci olarak kalacaksaniz okulunuzun danismasinda "STUDENT OYSTER" ina basvurabilirsiniz. Basvurduktan yaklasik 1 hafta sonra üzerinde fotografinizin oldugu ögrenci oyster iniza kavusmus olursunuz :) bu da su demek oluyor; normal oyster kullanicilarindan daha az para ödeyeceksiniz :)

Örnegin: Su an itibariyle (Mayis/2009),
Haftalik Bus Oyster Ögrenci için 9.80 pound
Haftalik Bus Oyster Sivil için 13.80 pound

Yeri gelmisken belirtmek isterim ki eger ögrenciyseniz günlük oyster doldurmak yerine haftalik ya da aylik doldurmaniz sizin kariniza olacaktir :)
Haftalik bus aldiginizda o hafta boyunca istediginiz kadar bus kullanabilirsiniz, hiç bir limiti yok :) günde kaç defa bindiginizin ya da ne kadar uzakliga gittiginizin hiç bir önemi yok YALNIZ haftalik bus oyster inizla sinirsiz olarak sadece bus kullanabilirsiniz, tube (metro) kullanmak isterseniz ekstra para yüklemeniz gerekir :)

Gelelim -ZONE- uygulamasina.
UK adaletler ülkesi oldugundan sanirim sehrin öteki yakasinda oturanla, merkeze yakin oturan arasinda haksizlik olsun istememisler. Yani sehrin merkezine Oxford street dersek, simdi taaa 6. zone da oturan kisi de 1 pound a merkeze gelse 1. zone da oturanda ayni parayi verse hakikaten adil olmazdi. Iste bu noktada karsimiza 1-6 arasinda kategorilendirilmis zone lar çikiyor.
Londra, merkeze uzakliklari baz alinilarak parsel parsel ayrilmistir, 1. zone merkez oluyor, 6. zone u varin siz hesap edin :) Hani olurda biriyle tanisirsiniz ben Londra'da yasadim/yasiyorum zone 6 da kaliyorum derse :) koskoca bir kahkaha atabilirsiniz çünkü ben zone 3 den sonrasina Londra gözüyle bakamiyorum :) 6. zone dan metro ya (TUBE) binseniz merkeze yaklasik 2 saatte gelirsniz :) otobüsle düsünemiyorum sanirim 3-5 aktarma yaparak 3-4 saat sürer :)

Simdi bu zone olayini bilmemizin nedenleri var. Eger 2. ya da 3. zone da ev tutmussaniz ve metro kullanmayi tercih ediyorsaniz Oyster inizi ona göre dolduracaksiniz ve tabiki ona göre para ödeyeceksiniz :) yani merkezden uzaklastikça, ulasim için daha çok para vermeniz gerekecek:)

Hemen küçük bi örnekle anlatayim :) Diyelim ki Zone 2 de ev tuttunuz ve büyük ihtimalle de okulunuz merkezde yani 1. zone da. O zaman Zone 1-2 arasi için oyster dolduracaksiniz, ve pek tabi ki tube(metro) dolumu yaptiginiz için tüm otobüslere de yine ücret ödemeden bineceksiniz üstelik sinirsiz! isterseniz günde 20 tane otobüse binin 6. zone a bile otobüsle gidebilirsniz tabi ömrünüz elverirse :D

peki zone 1-2 arasi tube oyster doldurdunuz ama 3. zone a gitmek istiyorsunuz o zaman ne olacak?
Az önce de dedigim gibi otobüsle giderseniz sorun yok, hepsi free olucak ancak!!! tube le gitmek isterseniz oyster iniza ekstra para yüklemeniz gerekir çünkü sizin oyster inizda zone 1-2 tube yüklü oldugundan zone 2 disina çiktiginiz anda ekstra para kesilecek oyster inizdan :)

Öyle 3 kurusa 5 köfte yok yani:) Parayi vermeden düdügün "D" sini göstermez bu UK :)

Karmasik gibi görünüyor olabilir ama buraya geldiginizin 3. gününde OYSTER hakkinda herbiseyi tecrübe ederek ögreneceksiniz :) benim yazdiklarim gelmeyi düsünen ama gelmeden önce fikir sahibi olmak isteyenler içindi :)

OYSTER HAKKINDA DETAYLI BİLGİ İÇİN TIKLAYINIZ!

Saglicakla kalin :)

Copyright © 2009 "İNGİLTERE DE EĞİTİM" All rights reserved. Theme by Tiegma Group.